Kadınlar için anne olmak olgusunun önemi hayatlarında çok büyük bir yer kaplamakta.

Sağlıklı geçen bir hamilelik ve doğum sonrasın da bebeklerini kucaklarına aldıkları an aylarca çekilen sıkıntı, ağrı, sancı yerini anne olmanın sevincine bırakıcak.

Ama her kadın için bu dönem yani gebelik çok kolay geçmemekte ve anne olma sevinci yaşamak uzun uğraşlar ve zahmetler sonucunda yaşanmaktadır.

Hamile kalan kadın hamileliğin ilk gününden, doğum yaptığı ve bebeğinin sesini ilk duyduğu ana kadar bir dizi risk içindedir. Bu risklerden kadınları en çok korkutanı düşük yapma riskidir, kısaca düşük yapmak bebeğin zamanından önce ve ölü olarak doğmasıdır.

Genelde düşük yapmak gebeliğin ilk 20 haftası içinde gerçekleşmektedir.

Düşüğün ilk belirtileri adet kanaması gibi vajinal kanamanın görülmesi olabilir, kanamanın miktarı değişkenlik gösterebilir. Bir anda başlayabileceği gibi, öncesinde koyu renkli akıntının meydana gelmesiylede başlayabilir.

Kadınlar için düşüğün bir başka habercisi de, kasıklarda oluşan regl sancısına benzer ağrılar ve kramplardır. Kanama geçiren kadından parça ve ya kan pıhtısı benzeri benzeri oluşumlar kanamayla birlikte gelebilir.

Böyle bir durum yaşayan kadın düşen parçayı saklamalı ve derhal doktoruna baş vurmalıdır hekiminizin parça üstünde ve sizde yapacağı muayne düşükmü yoksa başka bir durum mu gibi soru işaretlerini ortadan kaldıracaktır.

Kanama görülmeden de kadınların düşük yaptığı bilinmekte, hamilelik başından sonuna izlenmesi gereken. Hem bebeğin hemde kadının sağlığının şakaya gelmeyeceği çok hassas bir dönemdir ilk günden itibaren kadın doğum uzmanının gözetiminde olmak gerekmektedir.

Düşüğün yanında başka bir risk ise bebeğin, anne karnında kordona dolanmasıdır. Bazen bebeğin ölümüyle de sonuçlanabilen bu durumun da doktor gözetimi ve tavsiyelerine uyulması ile bertaraf edilmesi mümkündür.

Hayati risklerin yanısıra geçici ama can sıkıcı pek çok durumla kadınlar karşı karşıya kalabilirler bunların içinde aşırı kilo almak, kiloyla birlikte görülebilecek diyabet( şeker hastalığı) gibi rahatsızlıklar ve yine kiloya bağlı olarak yaşanabilecek omurga ve bel sıkıntılarınıda sayabiliriz.

Mide bulantısı ve kusma en sık görülen ve doğal karşılanan durumdur, yüksek tansiyon ve  yüksek ateş görülmesi de olası durumlardandır fakat 37.5 dereceyi geçen her ateş hamile kadınlar için enfeksiyon belirtisi olabilir.

Bu gibi belirtiler, rahatsızlıklar, vajinal akıntılar gibi durumlarda vakit kaybetmeden doktorunuza başvurmalısınız.

Kadınlar için hamilelik ve anne olma süreci yanında bazı zorlukları ve zorunlulukları beraberinde getirmekte.

Kadınları en çok zorlayan durumların başında vücuttaki hızlı değişimler ve ani duygu degişiklikleri, ilerleyen zamanla da doğumun yaklaşmasının getiridiği stress gibi durumlardır.

Hamile kadınlar için stres, yaşanmaması gereken tehlikeli bir durumdur. Stres altında olan kadınların düşük yapabilme ihtimali vardır.

Kadının hamileliği sırasında dikkat edeceği nokta sağlığı olmalı, zihnini ve bedenini bebeğini dünyaya getirmeye hazırlamalı ve odaklamalıdır. Hamile kadınların yapacağı bazı egzersizler doğum anına hazırlanma açısından oldukça faydalıdır.

Bu egzersizleri sıralamak gerekirse bazıları şöyledir:

Anne adayları için ılımlı bir egzersiz olan tempolu yürüyüş, özellikle gebelik öncesi egzersiz yapmayan egzersize ilk defa gebelikte başlayan kadınlar için idealdir. Başlangıçta yeni, yorucu aktiviteyle başlanmamalıdır.

Günlük en az 30 dakika kadının tıbbi veya gebelik açısından engeli yoksa haftanın her günü olmasa bile haftanın 5 günü yürüyüş yapılmalıdır.

Hamile yogası olarak bilinen yöntemi uygulamanın kadınlara olan yararları ise şöyle, kadının hem fiziksel hem de ruhsal olarak iyi hissetmesi, kasların esnemesi ve kuvvetlenmesi, özellikle (sırt ve bel kaslarını) krampları azalır.

Ayrıca nefes teknikleri ise kadının doğum sırasında çok işine yarayacaktır.

Kegel egzersizlerinin yapılması da hamile kadına birçok kolaylık sağlar. Bu egzersizlerin gebelik sırasında ve doğumdan sonraki dönemde yapılmasının kadına çeşitli faydaları vardır.

Kegel egzersizine başlar başlamaz fayda beklenmemelidir, hergün düzenli olarak egzersiz yapan kadında genellikle  4-6 hafta sonunda fayda görülmeye başlanır.

6 hafta boyunca Kegel egzersizi yapılmasına rağmen fayda görülmemişse kadının başka tedavi yöntemleri için doktora danışması önerilir.

Kadınlarda gebelik döneminde yapılabilecek en iyi sporlardan biri de yüzmedir. Suyun belli bir kaldırma gücü olduğundan anne adayını zorlamayan bir spor türüdür.

Yüzmeni, tüm vücut kaslarını çalıştıran ve geliştiren bir spor olması, kadının hamilelik sürecinde rahatlamasına imkan verir.  Kadınların dikkat etmesi gereken önemli nokta yüzülecek suyun temiz olmasıdır.

Hamilelik ilerledikçe yorucu egzersizler için kadın toleransı muhtemelen azalacaktır. Dinlenmek ve  yeterli uyku son derece önemlidir.

Düzenli Egzersiz, gebeliğe özgü değildir. Doğum sonrası ve tüm yaşam boyunca devam ettirilmesi gereken sağlıklı yaşamın önemli bir parçasıdır .